BTC Yarılanma sonrası yeni fırsatlar ve zorluklar

Bitcoin, yeni bir Yarılanma dönemine yaklaşırken, ekosistemi de sürekli gelişiyor; Layer2, (Re)Staking gibi projeler sürekli olarak ortaya çıkıyor. Peki, Bitcoin ekosistemindeki (re)staking'in var olma anlamı nedir? Yarılanma sonrasında girişimciler ve yatırımcılar için hangi yeni fırsatlar doğacak? BTC staking'in pazar büyüklüğü ne kadar? Bu uzun vadeli bir fırsat mı yoksa kısa vadeli bir ilgi mi?

Son günlerde, birçok sektörden uzman bu konu hakkında derinlemesine tartışmalar yaparak kendi görüş ve içgörülerini paylaştı.

Aşağıda tartışmanın ana noktalarının özeti bulunmaktadır:

1. Bu Bitcoin Yarılanması, birden fazla faktörden etkilenmektedir ve gelecekteki piyasa belirsizliği taşımaktadır. Yarılanma, esas olarak arz tarafını etkilemekte ve madenci gelirlerinin büyük ölçüde azalmasına neden olmaktadır; bu durum, özellikle eski madencilik makineleri kullanan madenciler için büyük bir etki yaratmaktadır. Madenciler, ekipmanlarını güncellemeye, maliyet yapılarını optimize etmeye veya düşük elektrik maliyetine sahip bölgelere göç etmeye zorlanacaklardır. Ancak, büyük madencilik şirketlerinin ve geleneksel sermayenin risk alma kabiliyeti daha güçlü olduğundan, tüm ağın hesaplama gücündeki düşüşün boyutunun sınırlı olması muhtemeldir.

2. Madencilik gelirleri aşamalı olarak azalırken ve nihayetinde sıfıra yaklaşırken, Bitcoin'in gerçek getirisi, onu yatırım varlığı olarak kullanarak L2, DeFi, CeFi gibi ekosistem projelerine yatırmaktan elde edilecek kazançlardan gelecektir. Bu, Bitcoin ekosisteminin önemli bir gelişim yönü haline gelecektir.

3. Gelecek madenci gelirleri, yeni çıkarılan Bitcoin ve işlem ücretleri olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır; ikincisi Bitcoin ekosisteminin aktivitesine bağlıdır. Daha fazla cazip staking projeleri, ekosistem gelişimini teşvik edebilir, daha fazla zincir içi etkinlik ve işlem getirerek ağ güvenliğini artırabilir ve madencilerin işlem ücreti gelirlerini artırabilir.

4. PoS mekanizması dış ekonomik teşviklerden yoksundur, güvenlik zincir üzerindeki ekonomik varlıkların ölçeğiyle sınırlıdır ve kontrol altına alınma riski taşır. Bitcoin staking ve restaking protokolleri, PoS ağlarına güvenlik sağlamak için dışarıdan büyük ölçekli Bitcoin varlıkları getirir ve bununla birlikte, kendi içindeki kusurları çözer. Bu, Bitcoin (re) staking'in mantığını oluşturur.

5. Uzmanlar, Bitcoin staking'inin, PoW madenciliğinin başlangıcına benzer şekilde, 100 milyar dolarlık büyük bir pazara dönüşeceğini ve gelecekte güvenli altyapıya ihtiyaç duyan yüksek performanslı uygulama zincirlerinin taleplerini karşılayacağını öngörüyor.

6. Bitcoin ekosisteminin geleceğinde odaklanılması gereken dört ana alan şunlardır: mimari yenilik, L2 gelişim yolunun seçimi, verimli varlık dolaşımı ve güvenlik garantisi.

7. Ekosistem inşaatçıları ve girişimciler için, kısa vadede BTC ağı tıkanıklık sorununu çözmeye odaklanmak, taşan talepleri karşılamak; orta vadede ise sahiplerin kazanç taleplerine dikkat etmek; uzun vadede potansiyel komut dili yükseltmesi sonrası ekosistem gelişim perspektifine yönelmek önemlidir. Gelecekte Bitcoin etrafında daha fazla uygulama senaryosu ortaya çıkacak mı? Bitcoin kullanımını destekleyecek daha iyi araçlar olacak mı? Ve yeni programlama modelleri, onun Turing tamamlanmamışlığını aşmak için ortaya çıkacak mı?

8. Bitcoin ekosistemindeki EigenLayer olarak, Babylon'un çözümü esasen nesnel ihlal sorunlarına odaklanırken, EigenLayer ise öznel saldırılarla başa çıkmaya odaklanmaktadır.

Genel olarak, kısa, orta veya uzun vadede, BTC ekosistemi büyük fırsatlar barındırmaktadır. Tüm katılımcıların ekosistem gelişim yönelimlerini yakından takip etmeleri, yeni fırsatları değerlendirmeleri ve Bitcoin ekosisteminin refahını sağlamak için birlikte çaba göstermeleri gerekmektedir.